Aksolotlar, vücuttaki ampüte uzuvların yeniden geliştirilmesi için gereken ipuçlarını sunuyorlar.
Bir semender çeşidi olan aksolotlar, Almanya’daki Hanover Tıp Fakültesi’nde yürütülen deneyler için anestezi alarak neşter altına yatıyorlar. Deneylerin amacı sahip oldukları rejenerasyon kabiliyetine ilişkin genleri bir gün insanlara nakledebilmek.
Araştırma ekibinden Björn Menger, bu semenderlerde pıhtılaşmanın çıplak gözle takip edilebilecek denli hızlı gerçekleştiğini söylüyor. Bunun yanında beyin ve omuriliklerine ait hasarlı bölümleri tekrar geliştirebiliyorlar. Bu da onları, engellilerin sağlıklarına kavuşturulabilmeleri için yapılan araştırmalara yönelik en önemli başvuru kaynağı haline getiriyor.
Tıp Ders Notları ----------------- Sağlıklı Yaşam / İlkyardım / sağlık Haberleri ------------- Hastalık ve Tedavileri
İzleyiciler
9 Aralık 2010 Perşembe
Yeni kol ve bacak yapılabilir mi?
sağlık,tıp dersleri,tıp fakültesi,medical
bacak,
kol,
yapılabilir,
yeni
28 Kasım 2010 Pazar
Weil Hastalığı (Epidemik Spiroket Sarılığı)
Leptospiroz, leptospira serotiplerinin oluşturduğu yaygın vaskülit sonucu gelişen bifazik bir grup multiorgan hastalığıdır.
Etken organizma olan Leptospira icterohemorrhagica hastalıklı farelerin idrarında çıkar. Leptospiroz esas olarak nemli, fare barınan yerlerde çalışan*larda, örneğin maden işçileri, lağım işçileri, kanal ve liman işçileri, çiftçiler ve balık temizleyicilerinde görülür. İnsanlara, enfekte hayvanların idrar ve doku*larına temas suretiyle doğrudan veya kontamine su, toprak ve sebzelerden dolaylı olarak geçebilir. Etken , deri sıyrıklarından, konjuktiva , burun ve ağız mukozasından girer., insandan insana bulaşma son derece azdır.
Etken organizma olan Leptospira icterohemorrhagica hastalıklı farelerin idrarında çıkar. Leptospiroz esas olarak nemli, fare barınan yerlerde çalışan*larda, örneğin maden işçileri, lağım işçileri, kanal ve liman işçileri, çiftçiler ve balık temizleyicilerinde görülür. İnsanlara, enfekte hayvanların idrar ve doku*larına temas suretiyle doğrudan veya kontamine su, toprak ve sebzelerden dolaylı olarak geçebilir. Etken , deri sıyrıklarından, konjuktiva , burun ve ağız mukozasından girer., insandan insana bulaşma son derece azdır.
Lepra (Hansen Hastalığı) Nedir, Lepra Ppt
Bulaşıcılık oranı düşük olan bu hastalık tropik bölgelerin çoğunda endemiktir. Aside dirençli miroorganizma Myobacterium leprae'nin etkeni olduğu enfeksiyon uzun süreli yakın ilişki sonucu bulaşır; bu nedenle kuluçka döneminin yıllar sürdüğü bilinmekle birlikte, kesin olarak kaç yıl olduğunu belirlemek güçtür. Bilinen bir rezervuar hayvan veya vektör yoktur.
1) Tüberküloid Lepra: Hastalığın selim türüdür. Esas reaksiyon periferik sinirlerde ve bunların sinirlendirdiği deride görülür. Hastalar uyaşmadan, karıncalanmalardan ve hasta bölgelerde ağrı ve ısı duyumundaki kayıptan yakmalar. Tutulan simin veya sinirler palpasyonla kordon gibi serttir.
Lepra Deri
Kenarları deriden kabarık, sınırları belirgin, halka şeklinde eritem alanları meydana gelir ve bunlar genişledikçe ortaları iyeleşir ve pigmentini kaybeder. Buna borderline tüberküloid veya dimorf lepra adı verilir.
2) Lepromatöz Lepra: Hastalığın habis türüdür. En erken lenyon yüz, baş, göğüs ve kolların ekstensor yüzeylerinde maküler bir döküntüdür. Özellikle yüz ve kulak derilerinde çok sayıda M. leprae içeren granülomatöz reaksiyonlar meydana gelir. Çok az bir enflamatuar reaksiyona neden olduğundan sinir fonksiyonu hastalığın çok geç evrelerine kadar bozulmaz.
Tanı Lepromatöz leprada deri lezyonlarından alınan kazıntılarda karakteristik aside dirençli basillerin bulunmasıyla; tüberküloid ve dimorf lepra türlerindeyse derinin ve sinir lifçiklerinin karakteristik histolojisi ile konur.
sağlık,tıp dersleri,tıp fakültesi,medical
deri hastalıkları,
hansen,
hastalığı,
lepra,
lepra ppt,
Nedir
Yaygın Olan Sindirim Sorunları
Kolon Kanseri ve Yaygın Görülen Sindirim Sorunları
Sindirim sisteminde bir şeyler ters gittiğinde genellikle bu ağrı ve sıkıntı vererek kendini hemen belli eder.
Sindirim sisteminde bir şeyler ters gittiğinde genellikle bu ağrı ve sıkıntı vererek kendini hemen belli eder.
sağlık,tıp dersleri,tıp fakültesi,medical
kolon kanseri,
sindirim sorunları,
yaygın görülen
Kolorektal Kanser ve Ürolojik Kanserlerin Riski
Kolorektal Kanser Bazı Ürolojik Kanserlerin Riskini Artırıyor
Kolorektal kanser ve ürolojik kanser tedavisi yapan hekimler bu kanserlerden birine yakalananların diğerine de yakalanma olasılığının ortalama bir kişiye göre daha fazla olduğunu gözlemlemişlerdir.
Bu gözlemin gerçek bir bağlantıyı yansıtıp yansıtmadığını anlamak isteyen araştırmacılar ABD İzleme, Epidemiyoloji ve Sonuçlar (Surveillance, Epidemiology and End Results-SEER) programı kapsamında toplanan verileri kullanarak kolorektal veya ürolojik kanseri olan 500.000'den fazla kişinin verilerini gözden geçirdi.
Kolorektal kanser ve ürolojik kanser tedavisi yapan hekimler bu kanserlerden birine yakalananların diğerine de yakalanma olasılığının ortalama bir kişiye göre daha fazla olduğunu gözlemlemişlerdir.
Bu gözlemin gerçek bir bağlantıyı yansıtıp yansıtmadığını anlamak isteyen araştırmacılar ABD İzleme, Epidemiyoloji ve Sonuçlar (Surveillance, Epidemiology and End Results-SEER) programı kapsamında toplanan verileri kullanarak kolorektal veya ürolojik kanseri olan 500.000'den fazla kişinin verilerini gözden geçirdi.
sağlık,tıp dersleri,tıp fakültesi,medical
Ders Notları,
Dersleri,
kanser,
kanserlerin,
kolorektal,
riski,
Tıp,
Tıp Bilimleri,
tıp fakültesi,
Ürolojik
Kolorektal (Kolon) Kanseri Nasıl Başlar?
Hemen hemen tüm kolorektal kanserler kalın barsâğm en iç kat*manı olan mukozada başlar.
Kalın barsak duvarı dört doku katmanından oluşur: Mukoza, submukoza, muskularis propria ve seroza. İkinci katman olan sub-mukozada kan damarları ve sinirler bulunur; muskularis propria iki takım kas barındırır ve seroza da en dıştaki zardır. Mukoza tabaka*sı, barsağı sindirim sularından koruyan, bakterileri nötralize eden ve barsak içindeki maddelerin taşınmasını kolaylaştıran alkali özellikli bir sümüksü madde sayesinde kaygandır. Bu alkali madde yakındaki içsalgı bezleri tarafından salgılanır.
Kalın barsak duvarı dört doku katmanından oluşur: Mukoza, submukoza, muskularis propria ve seroza. İkinci katman olan sub-mukozada kan damarları ve sinirler bulunur; muskularis propria iki takım kas barındırır ve seroza da en dıştaki zardır. Mukoza tabaka*sı, barsağı sindirim sularından koruyan, bakterileri nötralize eden ve barsak içindeki maddelerin taşınmasını kolaylaştıran alkali özellikli bir sümüksü madde sayesinde kaygandır. Bu alkali madde yakındaki içsalgı bezleri tarafından salgılanır.
sağlık,tıp dersleri,tıp fakültesi,medical
belirtileri,
kalın barsak kanseri,
kanser,
kolon kanseri,
kolorektal,
nasıl,
oluşur
Polipler ve Kanser
Tüm adenomların %10'undan azı kanseröz olur. Öte yandan ko-lorektal kanserlerin %95'i adenomlardan gelişir ve hekimler artık baş*ka tipte bazı iyi huylu poliplerin de kanseröz olabileceğini düşünüyor.
sağlık,tıp dersleri,tıp fakültesi,medical
kanser,
kolon kanseri,
polip kanseri,
polipler
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)