Sayfalar

İzleyiciler

4 Temmuz 2010 Pazar

Diş çürükleri tedavisinde çığır açabilecek yeni yöntem

Diş çürükleri tedavisinde yeni yöntem

Fransız bilim adamları, diş çürüklerinin tedavisinde çığır açabilecek bir yöntem geliştirdi.

Bilinçsiz Güneşlenme Modası Deri kansri ni Beraberinde Getiriyor

Deri kanserine dikkat

Türk Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Sıdıka Kurul, son yıllarda her türlü deri kanserinde artış görüldüğünü belirterek, ''Bu artış, bronz tenin popüler olması nedeniyle bilinçsiz güneşlenme modası, solaryum kullanımının artması, ev dışı aktivitelerin yaygınlaşması, ortalama yaşın yükselmesi gibi nedenlerle açıklanıyor'' dedi.
Türk Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Sıdıka Kurul, konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, bedeni tüm dış tehditlerden koruyan deride, güneş ışını, rüzgar, soğuk, sıcak gibi faktörlere maruz kalması nedeniyle kanser gelişebildiğine dikkati çekti.

1 Temmuz 2010 Perşembe

Gözde Et ( Pterjiyum )

Gözde Et (Pterjiyum)


Pterjiyum; gözün akından, korneaya (renkli kısmın üstündeki şeffaf tabaka) doğru et yürümesidir. Pterjiyum, Türkiye gibi güneşli ülkelerde sıktır. Gözün yapısal özelliklerinin yanısıra, sıcak iklimin doğurduğu kuruluk ve ultraviyoleden kaynaklanmaktadır.

Kısırlık - Kısırlık Nedir - Kısırlık Tanısı - Kısırlık Tedavisi

Kısırlık Tanısı



Tüm tıbbi yaklaşımlarda oldugu gibi tanı öncesi görüşme ve öykü olma kısırlık için çok önemli bir aşamadır. Adet düzeni , kötü alışkanlıklar, meslek, çalışma koşulları, cinsel ilişki sıklığı geçirilmis hastaliklar , geçirilmis ameliyatlar vb ögrenilmelidir.Bu görüsmeler sırasında çiftlerin tüm sorunlarını ve psikolojik durumlarını ifade etmeleri önemlidir.Görüşmeler sirasinda erkeğin de bulunmasının gerekliliğinin nedeni budur. Çünkü yapilan çalismalarda sadece psikolojik bozukluk ve depresyona bağlı kısırlık vakalari bildirilmektedir.



(Değişik iki hastada çekilmiş ve rahim ve tüplerin durumu görülmektedir.)

Aydınlanma çağında meslek olarak Hekimliğin gelişimi ve Fransız Edebiyatında Dr.İmges

AYDINLANMA ÇAĞINDA BİR MESLEK OLARAK HEKİMLİĞİN GELİŞİMİ VE FRANSIZ EDEBİYATINDA DOKTOR İMGESİ
Yrd. Doç. Dr. Ahmet TARCAN

Özet

Bu çalışmada öncelikle 18.yüzyıl Fransız Tıp tarihi özetlenmekte, Tıp-Felsefe ilişkisi ele alınarak Hekimliğin yüzyıllar boyu nasıl gelişerek bir bilim dalı haline geldiği anlatılmaktadır. Daha sonra 18.yüzyıl Fransız Edebiyatında Hekimlik Mesleğinin nasıl yer aldığı incelemektedir. Bu bağlamda Voltaire, Rousseau, Montesquieu gibi Fransız Edebiyatının önde gelen isimlerinin konuya yaklaşımı örnekleriyle ortaya konulmaktadır.


I. 18.Yüzyıl Tıp Tarihi: Genel Bir Bakış

18.yüzyılda tıp bugün bildiğimiz anlamda kendi başına bağımsız bir bilim dalı değildir. Bu yüzyılda sağlık hizmetleri ve hekimlik felsefenin, dinin, büyücülüğün etkisi altındadır.

I.1 Felsefenin Etkisi

Tıp felsefenin etkisi altındadır. Çünkü 18.yüzyıl Rousseau, Voltaire, Diderot gibi büyük filozofların yetiştiği bir çağdır. Bu büyük dehalar her alanda olduğu gibi sağlık alanında da fikirlerini ifade etmişler ve toplumu bu konularda etkilemişlerdir. Dolayısıyla dünya tarihine Felsefe çağı diye geçen bu yüzyılda Tıbbın Felsefenin etkisi altında kalmış olması son derece doğaldır. Felsefenin bu bilim dalı üzerinde etkili olmasının bir başka nedeni de 16, 17, 18 yüzyıla kadar Filozof kavramının tanımıyla yakından ilgilidir. Bu yüzyıllarda "Filozof " bütün bilim dallarını bilen kişi olarak tanımlanıyordu. Tıp da bir bilim dalı olduğuna göre felsefecilerin Tıp bilimine karşı ilgisiz kalmaları düşünülemezdi. İlk çağlardaki hekimlerin aynı zamanda birer filozof olması da bu sonucu ortaya çıkarmaktaydı.

Somnilokuy ( Uykuda Konuşma ) Nedir

Somnilokuy (Uykuda Konuşma) NedirSomnilokuy, uyurken 30 saniyeden fazla süren konuşma ve mırıldanmalardır. Neler konuştuğunuzu veya yürüdüğünüzü nadiren hatırlarsınız.

Uykuda konuşmak medikal bir problem olarak düşünülmüyor, ancak yatakta eşinizi uyandırıyorsanız, sinir bozucu bir durum olabilir.



Uyku Problemleri

Amerika’da yaklaşık 70 milyon insanın uyku problemleri var, ve bu insanların yaklaşık %60’ı uzun zamandır bu sorunlardan muzdarip. Uyku problemleri çok yaygın olmasına rağmen, çoğunlukla teşhis konulmaz ve tedavi edilmezler.


Bruxism (Diş Gıcırdatma)

Bruxism, uykuda veya sizin kaygılı veya gergin olmanıza neden olan durumlarda ortaya çıkan dişleri birbirine sürttme, gıcırdatma ve çeneyi sıkma olaylarıdır.

Bruxism, hafif ve sadece bir kere gerçekleşebilir, yada şiddetli ve sık sık ortaya çıkabilir. Bruxism genellikle geceleri olur. Dişleriniz veya çeneniz zarar görene kadar dişlerinizi gıcırdattığını ve çenenizi sıktığınızı farkedemezsiniz.

Dişlerini gıcırdatan insanlarda ayrıca horlamaya ve uyku apnesine de sık rastlanmaktadır.


Hipersomniya

Hipersomniya, gün içinde çok fazla uyuma veya gece uykusunu gündüzde sürdürmektir.

Hipersomniya, gün içinde kendinizi yorgun veya uyuşuk hissetmenize neden olmaz, çünkü uykunuzu yeterli miktarda alamamışsınızdır.

Eğer sizde hipersomniya varsa, gece yeterli düzeyde uyusanız da gün içinde uyumak için büyük bir istek duyarsınız ve kendinizi uykulu hissedersiniz. Uyanık ve dikkatli olmanız gereken zamanlarda, kendinizi sık sık şekerleme yaparken bulursunuz.

Diğer semptomları ise sinirlilik, hafif depresyon, konsantrasyon bozukluğu, ve hafıza kaybı olabilir.

Jet Lag

Jet lag, belirli zaman farklılıkları olan bölgeler arasında yapılan uçak yolculuğu neticesinde görülür.

Bedenimizin sıcaklığı, açlık, ve ne zaman uyuyup ne zaman kalkacağımız 24 saatlik bir döngüden oluşan “günlük ritim” tarafından kontrol edilir.



Zaman farkı olan bir yere seyahat ettiğimizde, günlük ritmimiz uyum sağlamak için yeterince hızlı olamaz. Günlük ritmimiz günlerce orjinal programını uygulayabilir. Bunun sonucunda, bedenimizin gün ortasında uyku vakti geldiği konusunda bizi uyardığını farkederiz, veya gece uyumamız gerekirken bedenimiz bize ayakta kalmamız gerektiğini söyleyebilir.

Terleme ve Kramplar

Terleme ve Kramplar

İnsan vücudu, adeta bir biyolojik mucize olarak nitelendiriliyor. Hastalıklara karşı savaşma, doğum, sindirim, kan dolaşımı gibi her biri kendi içinde bağımsız ama aynı zamanda birbirine sıkı sıkıya bağlı olayların her gün sayısız kez gerçekleştiği vücudumuzda iskelet sistemi de ayrı bir mühendislik harikası.

Yürüme, koşma, zıplama, atlama, denge sağlama gibi hareketleri yapabilmemizi sağlayan iskelet sistemimiz, hareket etmemize yardımcı olan kaslarla sarılıdır. Parmağımızı oynatmaktan iç organlarımızın çalışmasına kadar pek çok alanda görev yapan kasların bir kısmı istemsiz olarak çalışır.

Kramplar genellikle yetişkinlerde görülüyor olsa da, bazı durumlarda çocuklarda da rastlanabilir. Özellikle bulantı ve kusma gibi rahatsızlıklarda, aşırı sıcakta, kalsiyum eksikliğinde, su kaybı ile doğru orantılı kramplar görülebilir.