Sayfalar

İzleyiciler

3 Nisan 2011 Pazar

Pemfigus Nedir / Pemfigus Nedenleri Belirtileri Hakkında Bilgi

PEMFİGUS
Üstderide (epidermis) bül (içi sıvı do*lu kesecikler) oluşumuyla ortaya çıkan bir grup deri hastalığı pemfigus olarak adlandırılır. Ağır bir hastalık olan pemfi-gusta ölüm oram eskiden yüzde 100′dü.
NEDENLERİ

30 Mart 2011 Çarşamba

Meslek hastalıkları Pnömokonyoz ve astım

Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sevin Başer Öncel, ülkemizde pnömokonyoz açısından riskli iş kollarında tahmin edilen hasta sayısının 20 bin dolayında olmasına karşın, bilinen hasta sayısının 200'ün altında olduğunu bildirdi.
Doç. Dr. Öncel, Türkiye'de meslek hastalıklarıyla ilgili bildirim konusunda sorun yaşandığını, 2009'da bildirilen hasta sayısının sadece 429 olmasının bunu ortaya koyduğunu belirtti.
Meslek Hastalıklarına Karşı Alınacak Tedbirler
Bu durumu ''buz dağının görünen yüzü'' olarak nitelendiren Doç. Dr. Öncel, ''Neden meslek hastalıklarını tespit edemiyoruz? Eksiklerimiz var. Bilgimiz, duyarlılığımız, sorumluluğumuz, denetimlerimiz eksik, yaptırımlar yetersiz. Hekimler olarak bizim amacımız hastayı tedavi etmek'' dedi.

29 Mart 2011 Salı

Trikarboksilik Asit (TCA) Siklusu

Trikarboksilik Asit (TCA) Siklusu




Asetil-CoA



Okzalasetat


Sitrat


Malat



Izositrat



Fumarat



a-Ketoglutarat


Süksinat


Süksinil-CoA


Proteinler

Proteinler
Bir yada daha fazla amino asitin kendi aralarında asit-amid bağı (peptid bağı) ile birleşmesinden meydana gelmiş yapılara pepdit adı verilir. Pepdit bağları ile birleşen aminoasitler proteinleri oluşturur. Ancak bir protein tek polipeptid zincirden oluşabildiği gibi birden çok polipeptid zincirden de kurulabilir. Amino asit sayısına göre dipeptid, tripeptid, hekzapeptid, oligopeptid, polipeptid şeklinde ifade edilebilir. Peptid bağı birinci amino asitin karboksil grubu ile komşu amino asitin amino grubu arasında gerçekleşir. Bağı oluşturan amino grubunun hidrojeni ile karbonil oksijeni trans pozisyondadır, biri peptid düzlemin üstünde ise diğeri altındadır. Peptid bağı kısmen çift bağ özelliği taşır ve amino azotu pozitif, karbonil oksijeni ise negatif yük ile yüklenir.

Peptidler, kuramsal olarak bir amino asidin karboksil grubundan –OH, diğer amino asidin

Polarimetre Nedir

Polarimetre
Asimetrik karbon atomuna sahip maddeler aynı zamanda optikçe aktiftir. Optikçe aktiflik, bir cismin polarize ışığı kendi düzleminden saptırma kabiliyetidir. Eğer bir karbonhidratta asimetrik karbon atomu varsa, polarize ışık düzlemini sağa ya da sola çevirir. Sağa çevirirse (+), tersine çevirirse (-) şeklinde gösterilir. D-Glukoz polarize ışığı sola çevirirse D(-)Glukoz şeklinde, sağa çevirirse D(+)Glukoz şeklinde gösterilir. Bir şekerin (+) ve (-) formundan eşit oranda alıp karıştırırsak, ışık ne sağa ne de sola çevrilir. Böyle karışımlara rasemik karışım denir.
Polarimetre, optik aktif maddelerin polarize ışığı saptırma özelliklerine dayanarak bu maddelerin bir çözeltideki miktarlarını tayin etmeye yarar. Bu aletle aynı zamanda spesifik çevirme açısı ölçülerek saf optik aktif maddelerin tanınması da mümkündür.
Değişik Polarimetreler (Visual, Dijital ve Dijital El Polarimetresi)

DNA

DNA
1953 yılında Cambridge Üniversitesinden James Watson ve İngiliz Fizikçi Francis Crick'in DNA’nın üç boyutlu yapısına ait önerdikleri modele göre, çift zincirden meydana gelen DNA’nın bir eksen doğrultusunda sağa dönen çift sarmalı meydana gelmiştir.
Watson ve Crick
Önerilen DNA

Nükleik Asitler

Nükleik Asitler

Aşağıdaki ders notu ile dersteki sunular birbirinden görsel ve/veya konu başlıkları yönünden farklılıklar gösterebilir.
Nükleik asitler her hücrede bulunan genler ve kalıtsal faktörlerle ilgili protein sentezinin anahtar maddeleridir. İlk kez hücre çekirdeğinden izole edildiği için adına “nüklein” yada “nüklein maddesi” denmiştir. Bunlar sadece hücre çekirdeğinde değil hücrenin diğer kısımlarında özellikle ribozomlarda, mitokondrilerde ve stoplazmada da bulunurlar. Nükleik asitler kalıtsal bilgileri depolar ve aktarırlar.
Proteinlerdeki polipeptid zincirleri gibi nükleik asitler de nükleotidlerden kurulur. Nükleotidler, 1:1:1 oranında azotlu baz, pentoz ve fosfat olmak üzere üç karakteristik komponente sahiptirler. Azotlu baz ve pentozun birbirine β-N-glikozit bağıyla bağlanmasıyla nükleozid oluşur, nükleozide fosfatın bağlanmasıyla nükleotid (mononükleotid, nükleozid monofosfat) oluşur.
Azotlu Bazlar
Nukleik asitlerin yapısında yer alan bazlar primidin ve purin bazlar olarak başlıca iki gruba ayrılmaktadır. Primidinler yapılarında iki azot (N) bulunan ve altıgen bir halkaya sahip bileşiklerdir. Yapıdaki numaralama sistemi halkanın altında bulunan azottan başlar ve saatin işleyiş yönüne doğru devam eder. Nukleik asit yapısında yer alan diğer bütün pirimidinler bu ana yapının türevidirler. Hatta purinler bile bazı hallerde pirimidinlerin bir türevi olarak kabul edilmektedir. Çünkü purinler pirimidin halkasına bir imidazol halkasının bağlanması ile oluşmuşlardır. Nukleik asitlerin yapısında yer alan başlıca pirimidinler, pirimidin halkasındaki 2., 4. ve 5. pozisyonlardaki hidrojen atomlarının yerine amino, hidroksil, oksijen ve metil gruplarının girmesi ile oluşmaktadırlar. Bunlar pirimidin ana yapısından meydana gelmiş pirimidin türevidirler.