Sayfalar

28 Haziran 2010 Pazartesi

Patolojik Kumar Oynamada Davranışsal Kuramlar

Patolojik Kumar Oynamada Davranışsal Kuramlar

Davranışsal kuram patolojik kumarı bir pekiştirme süreci aracılığıyla kazanılan öğrenilmiş bi davanış olarak kabul eder.Ne var ki,patolojik kumar oynamada pekiştirici öğeye ilişkin bir anlaşmazlık/uyuşmazlık egemendir.Kimi araştırmacı-yazarlar arada sırada belli fırsatlar aracılığıyla elde edilen ekonomik kazanımların ,en azından bozukluğun başlangıç evrelerinde,patolojik kumar hastası için güçlü bir pekiştireç olduğu görüşündedir (Moran,1970).Pekiştireçlerin değişebilirliğinin ve önceden belirlenemez,tahmin edilemez oluşlarının öğrenilmiş davranışı güçlendirdiği gösterilmiştir (Skinner 1953).Kumar oynama böyle aralıklı bir ödüllendirme programı ile biçimlenir/yapılanır,ve böylece kumar davranışının pekiştirilmesini kuramsal olarak daha da besler.Ekonomik kazanımların bu bozukluğun en güçlü pekiştireci olması varsayımını(hipotezini) destekleyen diğer bir bulgu/olgu da kumar hastalarının hemen hemen yarısının bozukluklarının başlangıç evresinde bozukluğu tetikleme rolü oynayabilecek parasal bir kazançları olduğunu bildirmeleridir(Custe 1982;Custer 1984;Custer&Milt 1985).Başka yazarlar patolojik kumar oynamada asıl pekiştirmenin ekonomik kazanımlar gibi dışsal bir etken olmadığını,içsel olduğunu öne sürerler.Brown (1986) ya otonom ya da kortikal bir tür uyarılma veya heyecanın kumar oynamanın gelişimi ve sürdürülmesi açısından temel bir rol oynadığını belirtmiştir.Her bireyin kendini en iyi durumda hissettiği bir düzey vardır.Özellikle de,çevre birey için yeterince uyarılma sağlayamadığında, en uygun/ideal uyarılma düzeyini koruyan uyarı düzeyleri elde etmeye çabalar.Kumar bu uyarılma düzeyini değiştirme gücüne sahiptir.

Blaszczynski ve ark.(1986) ve McConagy ve ark.(1988) patolojik kumarın etiyolojisinde esas olanın 'davranışı tamamlama,gerçekleştirme mekanizması' olduğu görüşünü/varsayımını ortaya atmışlardır.Bu kurama göre,bir davranış bir kez bir alışkanlık halini aldıktan sonra,ister içsel ister dışsal olsun,bu davranışla ilintili/onu çağrıştıran her uyaran,bireyde o davranışı gerçekleştirme ihtiyacı doğurur,öyle ki bu gerçekleşmezse birey çok yoğun bir rahatsızlık duyar.Öyleyse pekiştirme de zevk duyulan bir duruma ulaşmaktan çok bu olumsuz fizyolojik durumlardan kaçınmaya çalışma olacaktır.Benzer bir düşünce çizgisini izleyen Hand (1998)patolojik kumarbazların dayanamadıkları,üstesinden gelemedikleri zihinsel durumlardan uzak durmak veya bunları azaltmak amacıyla bu davranışa girdiklerini ileri sürer.Ancak,onun modelinde,bu olumsuz zihinsel durumlar davranışı gerçekleştirme mekanizmasının bir sonucu olarak değil,fakat bireyin yaşamında egemen olan çevresel sıkıntılar,üstesinden gelme/başa çıkma yetersizliği,psikiyatrik bozukluklar veya diğer günlük yaşam sorunlarının bir sonucu olarak ortaya çıkarlar.Birey kumar oynamaya son verirse,olumsuz zihinsel durumlar yeniden belirecektir;dolayısıyla birey sürekli yineleyen bir biçimde bu davranışı gerçekleştirmeye zorlanmış olur.

Patolojik kumarın sağaltımı
Patolojik kumarın sağaltımında davranışsal kuramlara dayanılarak ilk önceleri kullanılan sağaltım biçimleri elektrik şokları aracılığıyla olumsuz koşullama (Barker&Miller 1968;Koller 1972),tepkiyi engelleme (Symes&Nicki 1997) ve imgesel/hayali duyarsızlaştırma (McConagy ve ark.1983).Bu çalışmalar hastaların kumar oynama içtepisinde ve buna karşılık gelen davranışlarında önemli bir azalmanın olduğunu gösterdi ve kimi vakalarda kumardan bütünüyle uzak durma aşamasına dek ulaşılabildi.Ne var ki,bu çalışmalarda küçük örneklemler kullanılmıştı ve sonuçları değerlendirmede geçerli ve güvenilir araçlar yetersizdi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Tıp Bilimleri - Tıp Fakültesi Dersleri Tıp Ders Notları

@Mi_DeliMiDeli