Sayfalar

9 Ağustos 2011 Salı

Prostat Büyümesi

Prostat sadece erkeklerde bulunan bir salgı bezidir. Kadınlardaki rahmin karşıtı bir organdır.
Gerçekten prostat nedir? Coğu insan onu duymuştur, fakat fonksiyonlarını ve gerçekte ne işe yaradığını bilmez, hatta coğu nerede olduğunu bile bilmez.Bilim adamları ve doktorlar prostatın fonksiyonlarını tam olarak anlamış değildir. Prostat ve onu etkileyen hastalıklar hakkında daha çok öğrenilecek şey bulunmaktadır.
Prostat bezi mesanenin tam altında bulunur. Bezler seksüel aktivite esnasında sıvı üretir, ve semen denilen bu sıvının bir kısmınıda prostat üretir. Prostat görevini yerine getirmek için testislerde üretilen androjen hormonlara ihtiyac duyar. Eğer bu erkeklik hormonları düşükse prostat küçülür. Bezlerden gelen sıvı epitel dokular tarafından üretilir. Bezlerde mevcut epitel, stroma denilen bir doku ile kaplıdır. Prostatın içinde bulunan stroma prostat hastalıklarının neden olduğu semptomları etkileyebilen kas lifleri ihtiva eder. Prostat büyüdüğünde hem epitel hemde stroma da büyür. Prostat tek bir organ gibi gözüksede gerçekte değişik hastalıklara eğilimli olan iki değişik bölümden oluşmaktadır.
Bu durum biraz karmaşık gibi gözüksede prostatın neden olabildiği problemlere ve bunların nasıl tedavi edildiklerine yakından göz atmakta fayda vardır. aşağıda ikinci resimde görüldüğü üzere prostat her ikiside kas ihtiva eden stroma ile kaplı bezlerden( epitel) oluşan iç ve dış kısımdan meydana gelmiştir.


Prostata yakınında bulunan sifinkster denilen iki adet kas bulunmaktadır.Bu kaslar mesanenin idrar sızdırmasını engeller.Bu kaslar aynı zamanda seksuel boşalma esnasında semenin hareketini hızlandırarak uretradan dışarı cıkmasını sağlar. Prostatın hemen altında bulunan ve dış mesane sifinksteri denilen kas ise mesaneden idrar sızmasını önlemektedir.
Prostat neden problem yaratır?

Erkekler yaşlandıkça prostatıda büyür. Prostat büyümesinin çoğuda 50 yaşından sonra olmaktadır. Prostat büyümesi genel olarak yaşlı erkekleri etkilemektedir. Prostatın büyümesi gerçeği pekte önemli değildir ve gerçekte sebep olduğu problem boyutu ile alakalı değildir.Bununla beraber prostat mesaneden gelen ve üretra denilen idrar yolunu sarmaktadır. Prostat genişledikçe idrar yolunu sıkıştırır ve idrarın üretra içersinden geçişini yavaşlatır.Bu duruma obstrüksiyon denir.

.



Obstrüksiyon semptomları

obstrüksiyon yavaş yavaş oluştuğu için çoğu erkek farkına bile varmaz.Ancak idrar üretrada çok yavaş seyahat etmeye ve daha az güce sahip olduğu zaman farkına varırlar. Durum dahada kötüleştiğinde idrar başlatmada gecikmeler, idrar sonunda fışkrma ve damlamalar meydana gelir.Aynı zamanda mesanenin tam boşalmadığı hisside gelişebilir


Prostatın etrafındaki sfinkster kası mesaneden idrar sızıntısını önler ve seksuel boşalma esnasında semeni pompalar.




Normal prostat mesaneyi engelleyen prostat



Rahatsız edici belirtiler

Yukarıda bahsedilen obstrüktif semptomlar fazla rahatsız edici olmayabilir.Fakat mesane bu yeni duruma ayak uydurabilmek için cok fazla çalışmak durumunda kalmaktadır. Uzun vadede mesanenin calişma şeklini etkilemektedir. Bazı erkeklerde rahatsız edici belirtiler gelişebilmektedir. Acil olarak ve sık idrara çıkma bunlardan bir tanesidir.Bazen tuvalete dahi gidemeden idrar kaçırmalar söz konusu olabilmektedir. Eğer bu belirtiler gece başlarsa uyku düzeni bozulur.
Bu durum bir insanın bütün hayatını olumsuz yönde etkiler. Uzun seyahatlerden kaçınılır, tuvaletlerin olduğu yerlerde alış veriş planlama durumunda kalınılabilir. Bütün aile bu durumdan etkilenir..Psikolojik sorunlar başlar.




Akut idrar tutulması

Bazen prostatı büyümüş bir erkek aniden idrar yapamaz duruma gelebilir. Mesane dolar ve çok acı verir.Ameliyat sonrası yatakta yatmak durumunda olduğunuz durumlarda ya da bazen uzun süre idrarı tutmak zorunda olduğunuz, mesanenizin fazla dolu olduğu durumlarda gerçekleşebilir. Uzun süren seyahatlerde ya da trafikte sıkıştığınız zamanlarda oluşabilir.
Bazende soğuk havalar idrar tutulmasına neden olabilir. Özellikle alkol aldıktan sonra uzun süre soğuk havaya maruz kalındığı durumlarda gerçekleşebilmektedir.prostatın ani enfeksiyonlarıda idrar tutulmasına sebep olabilmektedir.
Büyümüş bir prostatın mesaneyi nasıl şıkıştırdığını gösteren resim.



Kronik idrar tutulması

Bu acısız idrar tutulması aylar hatta seneler boyu mesanenin aşırı dolarak 4 ila 5 katı daha büyük bir hale gelmesinden sonra oluşur. Tedavi edilmemesi durumunda böbrek yetmezliğine de neden olabilmektedir.
Diğer komplikasyonlar

Eğer mesane tam olarak boşalmassa içeride kalan idrar enfekte olabilir ya da kristal haline dönüşüp mesane taşları oluşturabilir. Eğer idrar enfekte olursa idrar yapma esnasında yanma hissi gelişebilir.
Yanma hissi prostatit belirtiside olabilir. Bazen de büyümüş prostat kanayabilir. Bu olduğunda ileri tetkikler gerekir.
Prostatın dış yüzünde oluşan kanser



Prostat neden büyür?

Benign prostatic hyperplasia ( BPH)

Erkeklerde zaten yaşlandıkça prostatda büyür. Bu büyümenin nedeni bilinmemektedir.Ancak büyümesi için erkeklik hormonlarına ihtiyacı vardır. Genç yaşlarda hadım edilmiş olan erkeklerde büyüme gerçekleşmemektedir. 80 yaşına gelen hemen hemen her erkekte oluşur.
Prostat büyürken epitel ve stroma da büyür. Bazen bez fazla büyük değildir ve problem stromadaki kasın , üretrayı ve mesaneyi engellemesinden kaynaklanır


Prostat büyümesi bezin iç kısmında başlar ve genişler, prostatın kapsül denen dış duvarına baskı yapar. Büyüme hiç bir zaman prostatın dış kısmına taşmaz. Büyümüş prostat kapsül tarafından sarmalanmış olarak kalır. Doktor tarafından prostatmasajı yapıldığında sertlikten ziyade lastik gibi ve yumuşak bir his verir.



BPH tanısı nasıl konur?
a) Parmakla prostat muayenesi: Prostatın büyüklüğü ve kıvamı değerlendirilir.
b) İdrar testi: Muhtemel idrar yolu enfeksiyonu veya idrar yoluna kanamayı gösterir.
c) PSA testi: Kanserden ayırmak için yapılmalıdır.
d) AUA semptom indeksi: Belirtiler ve sıklığı araştırılır. Hasta tarafından doldurulur.
e) İdrar Akım Testi: İdrar akım miktarı ve hızı ölçülür. 15ml/sn'den daha fazla olan akım hızları normaldir. 10-15 ml/sn orta, 10ml/sn 'nin altında olan akım hızları şiddetli BPH'ne işaret eder.
f) İşeme sonrası mesanede kalan idrar hacmi: Ultrason veya mesaneye yerleştirilen sonda ile ölçülür. Mesanenin yeterince boşaltılıp boşaltılamadığını anlamak için yapılır.
g) Ultrason: Prostat büyüklüğü, böbreklerin durumu, muhtemel taş veya tümör araştırılır.
h) Ürodinami: Semptomların BPH'den çok, mesanenin çalışma bozukluğuna ait olduğu düşünülüyorsa
mesane basıncı ve fonksiyonunu ölçen bu test yapılır. İdrar yolundan mesaneye kateter gönderilir ve serum ile doldurulan mesanenin çalışması bilgisayar kaydı ile incelenir.
i) Sistoskopi: İdrar yolundan sistoskop (optik bir sistem içeren ince bir tüp) ile girilerek idrar yolu, prostat ve mesane direkt olarak görülerek incelenir. Darlıklar, prostat büyümesi, anatomik anormallikler, mesane taşı veya tümörler görülebilir.
j) IVP: Damardan verilen kontrast madde ile X ışını görüntüleri alınarak, üriner sistem anormallikleri incelenir. Günümüzde nadiren başvurulmaktadır.

BPH nasıl tedavi edilir?
1) Bekleme:
Hafif ve rahatsız edici olmayan belirtilerle tedavi yapmadan beklenebilir. BPH'nin prostat kanseri riskini arttırdığına dair bilgi yoktur.
Bekleme süresince yapılması gerekenler nelerdir?
Sıvı kısıtlaması: Akşam 7'den sonra sıvı alımı kısıtlanmalıdır.
Alkol kısıtlaması: Alkol idrar yapımını artırır ve prostat bezinde dolgunluk yapabilir.
Egzersiz: Hareketsizlik idrar birikimine neden olur.
Sıcak ortam: Soğuk hava idrar birikmesine neden olabilir.
2) İlaç tedavisi:
Orta şiddete kadar olan BPH'da ilaç tedavisi yapılır.
a) Alfa blokerler: (Terazosin, Doksazosin, Tamsulosin, Alfuzosin) hipertansiyon için geliştirilmiş, ancak BPH'ya karşı etkisi tespit edilmiş ilaçlardır.
Mesane tabanı ve prostatta bulunan kasları gevşeterek idrar yapmada kolaylık sağlarlar.
İlaca başladıktan 1-2 gün içinde etkileri başlar ve BPH'lı erkeklerin %75 'inde etkili olurlar.
Baş ağrısı, halsizlik, yorgunluk, sersemlik, meninin mesaneye kaçması gibi yan etkiler görülebilir.
b) Finasterid:
Alfa blokerler gibi kasları gevşetmek yerine prostatı küçülterek etki gösterir. Hafif büyümüş veya normal boyuttaki prostatlarda etkisi sınırlıdır. Etkisi uzun zamanda gözlenmektedir. (3 ay-1 yıl)
Libido azalması ve meni miktarında azalma gibi yan etkileri vardır.
Finasterid, PSA düzeyini düşürmektedir. Bu etkisi ile PSA'nın prostat kanserini belirlemedeki etkinliğini azaltır.
P-2000 İLE % 100 DOĞAL TEDAVİ
3) Cerrahi tedavi:
Ciddi semptomları olan hastaların yanında sık üriner enfeksiyon, idrar birikimine bağlı böbrek hasarı, idrar yolundan kanama ve mesane taşı gelişimi durumlarında cerrahi yöntemlere başvurulmaktadır.
Cerrahi tedavi en sık yan etki oluşturan yöntem olmasına karşılık altın standarttır.
Ciddi sağlık problemleri (Kontrolsüz diyabet, siroz, majör psikiyatrik bozukluk, ciddi akciğer,kalp ve böbrek problemi) olanlarda önerilmemektedir.
BPH tedavisinde uygulanan cerrahi yöntemler nelerdir?
a) TUR-P: Rezektoskop ile idrar yolundan girilerek prostatın kazınması işlemidir. Hastanede yatış süresi ameliyattan sonra 1-3 gündür. Ameliyat sırasında takılan sonda hastaneden çıkarken alınmaktadır.
Ameliyat sonrasında idrar yaparken duyulan ağrı ve acil işeme hissi zamanla düzelmektedir.

Operasyonun yan etkileri:

Meninin penisten dışarı akması yerine mesaneye dolması
İdrar yolunda darlık gelişebilir.
TUR-P sonrası hastaların %10'u 10 yıl içinde tekrar müdahaleye ihtiyaç duyarlar.
b) TUIP: TUR-P'de olduğu gibi idrar yolundan girilir ancak prostat kazınmaz. Prostat bezine iki küçük kesi yapılarak idrar yolu genişletilir. Ciddi sağlık problemi olan ve uzun süren ameliyatları kaldıramayan hastalarda uygulanır. TUR-P'ye göre daha az etkilidir.
c) Açık prostatektomi: Büyük prostatlarda, mesanede cep (divertikül) oluştuğu hallerde ve mesane taşı oluşumu görülen hastalarda uygulanır.
Karnın alt kısmına yapılan bir kesi ile önce mesaneye ulaşılır. Daha sonra mesane açılarak prostata ulaşılır ve prostatın büyüyen iç kısmı çıkarılır. Dış kısmı yerinde bırakılır.
BPH tedavisinde en etkili cerrahi yöntemdir, ancak yan etkileri en fazla olandır.
Hastanede kalış süresi ve sondalı kalma süresi TUR-P'ye göre daha uzundur (5-10 gün).
d) Isı tedavisi (termoterapi): Bu yöntemler, ısı enerjisini kullanarak büyük hacimli prostat hastalarında uygulanan daha az girişim gerektiren tedavi yöntemleridir. Termoterapi, cerrahi girişim ile ilaç tedavisi arasındaki boşluğu dolduran yöntemdir. İlaç tedavisinden daha etkili sonuçlara sahip olup, cerrahi yöntemler sonrası gelişen komplikasyonlar daha az görülür.
4) Lazer tedavisi
Lazer tedavisinde diğer termoterapi yöntemlerinde kullanılan mikrodalga enerjisi, radyo dalgası veya elektrik akımı yerine, ısı enerjisini üretmek için lazer teknolojisi kullanılır. Genellikle sertleşme problemi veya idrar kaçırmaya neden olmaz. Prostat dokusunun çıkarılması neredeyse kansız bir şekilde sağlanır ve hastanede daha kısa süre kalmayı ve daha kısa süre sondalı kalmayı sağlar.
Bununla beraber, bazı lazer uygulama yöntemleri uzun süre sondalı kalmayı gerektirebilir.

TUEP: Prostatın transüretral buharlaştırılması (TUEP) yönteminde, prostat dokusunun harap edilmesi için lazer enerjisi kullanılır. Bu yöntem genellikle güvenlidir ve kanama oranı azdır. Uygulamadan hemen sonra idrar akımında çarpıcı bir iyileşme gözlenen etkin bir yöntemdir.
VLAP: Prostatın vizüel lazer ablasyonu (VLAP) fazlalık olan prostat hücrelerini yok etmek için lazer enerjisi uygulanır ve enerji uygulanan dokular, zaman içerisinde haftalar ya da aylar sonra yok edilir. Bir dezavantajı, çekiciliğini azaltmaktadır. Bu da ölü dokuların şişmesine bağlı olarak gelişebilecek idrar retansiyonu (idrar yapamama) nedeni ile birkaç gün sonda kullanılması gerekliliğidir. Ayrıca günler ya da haftalar sürebilecek idrar yaparken yanma hissi söz konusu olabilir.
Daha İyi Lazer Yapma Arayışları
Lazer tedavisinin en büyük dezavantajlarından birisi tedaviyi takiben sondalı kalma gerekliliğidir. Yeni tip lazerler bu problemin çözümlenmesine yardım etmektedir.
Yeni tip lazerler iki şekilde çalışmaktadır. Bunlar prostat dokusunu hem kesip çıkarır hem de buharlaştırır. Böylece tıkanıklığa sebep olan doku kısa sürede tahliye edilir ve kateter en fazla 24 saat tutulur. Bu şekilde çalışan iki tip lazer vardır: KTP lazer ve Holmium YAG lazer
Ulaşılması gereken nokta lazer tedavisinin avantajları (güvenlik ve azalmış kanama) ile daha az girişim gerektiren tekniklerin sağladığı idrar akım hızındaki hızlı düzelmenin sağlanmasıdır.
Genel olarak BPH tedavisi kanser gelişimini azaltmaz. Tedavi sonrası düzenli kontrollere gelmek gerekliliği unutulmamalıdır.

Tıp Bilimleri - Tıp Fakültesi Dersleri Tıp Ders Notları

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Tıp Bilimleri - Tıp Fakültesi Dersleri Tıp Ders Notları

@Mi_DeliMiDeli